Sitemize üye olarak beğendiğiniz içerikleri favorilerinize ekleyebilir, kendi ürettiğiniz ya da internet üzerinde beğendiğiniz içerikleri sitemizin ziyaretçilerine içerik gönder seçeneği ile sunabilirsiniz.
Zaten bir üyeliğiniz mevcut mu ? Giriş yapın
Sitemize üye olarak beğendiğiniz içerikleri favorilerinize ekleyebilir, kendi ürettiğiniz ya da internet üzerinde beğendiğiniz içerikleri sitemizin ziyaretçilerine içerik gönder seçeneği ile sunabilirsiniz.
Üyelerimize Özel Tüm Opsiyonlardan Kayıt Olarak Faydalanabilirsiniz
VMware vSphere Standard ve Enterprise Plus lisansları geri dönüyor. Broadcom’un resmi sitesinde yayımlanan bir haber ile temel sanallaştırma yetenekleri için vSphere Standard ve Enterprise Plus versiyonlarının yeniden satışının yapılacağı duyuruldu. Şimdi bununla alakalı uzun zaman önce bi yazı yazmıştım ama taslaktan çıkarmadım, iyi ki de çıkarmamışım. Gelin bu konunun biraz öncesine inelim.
Geçen yıl tamamlanan Broadcom satın almasıyla beraber VMware tüm lisans tiplerini değiştirerek yalnızca VCF (VMware Cloud Foundation) ve VVF (VMware vSphere Foundation) olacak şekilde iki edition duyurdu. Eskiden CPU Socket/Bundle/Perpetual gibi opsiyonlarla yaptığı lisanslama türünü de Physical Core lisanslama modeline çevirdi. Buraya küçük bi not düşeyim, Core lisanslama modelinde minimum 16-core sayıyor. Yani 8-core bi sunucunuz falan varsa, yine 16-core lisans ücreti ödüyorsunuz. Haliyle bu ve benzeri şeyler müşterilerde şu düşünceyi uyandırdı “Broadcom Small-Medium müşterileri istemiyor mu?” ben cevap vereyim evet istemiyor. Bunu ilk satın almanın duyurulduğu yazıyı okurken bile anlayabilirsiniz. Yazının sonunda bazı kaynak linkler paylaşacağım oradan bakabilirsiniz.
Reddit gibi platformlarda bu ve benzeri birçok başlık çıkmaya başlamıştı. Özellikle Türkiye gibi para birimi USD olmayan ve kur farkının yüksek olduğu ülkelerde insanlar alternatif çözüm arayışına girdi. Bu süreçte herkes VMware’in sanallaştırma ekosistemini ne kadar baskıladığını ve kontrol ettiğini öğrenmiş oldu. Neredeyse 25 yıllık bir geçmişten bahsediyoruz, tekelleşmeleri normal. Birçok Amerikan şirketi satıldıktan sonra önce işten çıkarmalar başlar, sene sonuna doğru tansiyon düşer ve mevcut ürünlerin fiyatları/lisanslama tipleri değişir. Sonrasında satın almayı tamamladık diye süslü ve dikkat çekici bir yazıyla sonlandırırlar.
Gelelim herkesin Linkedin’de paylaştığı ama kimsenin konuyu açıklamadığı kısım olan lisanslamaya; VVF ve VCF’e ek olarak vSphere Standard ve vSphere Enterprise Plus tekrar ürün listesine eklendi. Buna ek olarak VMware ekibi normalde VVF’de core başına 100GB olarak sınırlandırdığı vSAN Capacity’i 250GB yapma kararı aldı. VCF tarafındaki vSAN Capacity hala core başına 1TB, bunda bir değişiklik yok.
Bunu yapmalarına gerekçe olarak VVF müşterilerinin HCI anlamında daha iyi deneyime sahip olmalarını istediklerini söylüyorlar. Bu sayede müşterilere daha fazla opsiyon sunacaklarını, abonelik sürelerinde ve ödemelerde kolaylıklar sağlayacaklarını da eklemişler. Duyuruyu bitirirken de “We continue to listen to our customers and partners…” diye devam eden bir cümle kurmuşlar ki bu VMware yazılımının her ne kadar global pazarda tekel olsa da Broadcom’un almış olduğu agresif kararların aslında ne gibi sonuçlara sebep olacağını da onlara göstermiş durumda. Burada hâlâ gri alanların olduğunu söylemekte fayda var. Çünkü, tekrar getirilen iki lisans edition’ın kapsamıyla alakalı resmi sitede net bir bilgi/matrix vb. yok. Muhtemelen önceki kapsamıyla aynıdır diye düşünüyorum.
Burada anlaşılması gereken konu, sunucu sanallaştırma pazarının neredeyse %96’lık payı VMware’e ait. Bunu baz alarak R&D çalışmalarını sadece Enterprise müşterilerin için yaparak -çünkü ilk satın alma zamanı Broadcom’un bu tarz söylemleri olmuştu- pazar payını koruyamazsın, şirketin elde ettiği kazanç da ne hissedarları ne de yöneticileri memnun eder. Broadcom’u az çok tanıyorsanız ve önceki satın almaları/diğer ürünlerindeki politikalarını incelerseniz SMB dediğimiz pazarda var olmak istemediklerini net bir şekilde anlayabilirsiniz. Bu lisans konusu da tamamen çok fazla dile geldiği ve konu büyüdüğü için tekrar getirildi. Belki birkaç seneye tekrar kaldırabilirler bunun bir garantisi yok. Bu vesileyle insanlar piyasada VMware’den başka yazılım şirketlerinin de olduğunu görmüş oldu.
LinkedIn’de mesela VMware fanatiği arkadaşlarımın “ya aslında diğer hipervizörler de iyi, vSphere kullanmak zorunda değiliz” postlarını da görünce gemiyi ilk kimlerin terk ettiğini anlamış oldum. Ülkemizdeki döviz kuru belli, ekonomik şartlar belli, her işletme her zaman kârını düşünmek zorundadır, o yüzden marka fanatiği olmaya gerek yok. Bu yüzden gerek yerli çözümlere, gerek açık kaynak kodlu çözümlere yönelmenin doğru olacağı kanaatindeyim. Bütün bir altyapıyı tek bir üreticiye emanet etmek ne kadar doğru bu yıllardır tartıştığım konulardan biridir. En basit örnek: CrowdStrike’da yaşanan bir problem o versiyonu ve konfigürasyonu kullanan tüm sistemlerde kesintilere neden olmuştu ve birçok büyük şirket bu kesintiler yüzünden mali kayıplar bile yaşadı.
Broadcom’un bu kurumsal geri vitesini takdir ediyor, kendilerine başarılar dileyerek yazıyı sonlandırıyorum.
Kaynaklar:
https://www.channelfutures.com/channel-business/the-broadcom-vmware-acquisition-a-complete-timeline
https://www.broadcom.com/blog/broadcom-announces-successful-acquisition-of-vmware